Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

    AHMEDEL YESEVi hazretleri

    FIRTINA
    FIRTINA
    Moderatör


    Mesaj Sayısı : 3752
    Doğum tarihi : 09/08/69
    Kayıt tarihi : 08/12/09
    Tecrübe Puanı : 24
    Yaş : 54
    Ülke : Almanya

    AHMEDEL YESEVi hazretleri Empty AHMEDEL YESEVi hazretleri

    Mesaj tarafından FIRTINA C.tesi Ara. 19, 2009 2:18 am

    YESEVi
    TARiKATI VE AHMEDEL YESEVi (k.s) Türkistan’da yetisen büyük velilerden,
    ismi Ahmed b. ibrahim b. ilyas Yesevi olup, Pir-i Türkistan, hazreti
    Türkistan, hazret Sultan , Hace ahmed, kul Hace ahmed diye taninir.
    Babasi Hace ibrahim’in nesebi Hz. Ali’nin oglu Muhammed b. Hanifiyyeye
    ulasir. Soyu hz.Fatima validemize dayanmadigi icin seyyid degildir.
    Annesi evliyadan Seyh Musa’nin kerimesi Ayse olup, saliha ,temiz kalpli
    ve iffetli bir hatun idi. Ahmed Yesevi hz.annesini cok kücük,
    babasinida yedi yasinda kaybetti. Babasi son nefesinde Gevher Sehnaz
    ismindeki kizina; “ Ey benim kizim; Kardesin bu dünyada yetisen ender
    bir kisi olacaktir. Ona göz kulak ol. Benim dergahimda, bagli bir sofra
    durur. Ahmed o sofrayi kendi basina actigi zaman onun cihan mülkünde
    görünme vaktinin geldigini bilmelisin. Zamani gelmeyince, bu sirri
    kimseye acma“ dedi Hace Ahmed önce Arslan Baba hazretlerinden ders
    aldi. Böylece yüksek makam ve derece sahibi oldu. Hocasinin vefatindan
    sonra , Ehli sünnet alimlerinin en büyüklerinden olan Yusuf-i
    Hamedaniye baglandi. Ondan manevi ilimleri tahsil etti. Ahmed Yesevi
    hz. vaktini üce bölmüstü. Günün büyük bölümünde ibadet ve zikirle
    mesgul olurdu. Ikinci kisminda, talebelerine zahiri ve batini ilimler
    ögretirdi.Ücüncü ve en kisa zamaninda ise alin teri ile gecimini
    saglamak icin, tahta kacis ve kepce yaparak bunlari satardi. Ahmed
    Yesevi hz. yetistirdigi talebelerinin her birini bir memlekete
    göndermek surety ile islamiyetin dogru olarak yayilmasini sagladi.Bir
    gün Yesevi hz.ne iftira etmek istediler. Bir yere toplanarak,
    iclerinden birinin öküzünü getirip kestiler. Sadece ayaklarini
    biraktilar. Ertesi günde kadiya gidip sikayet ettiler. Öküzlerinin
    calinip kesldigini, kanlari akarak acele ile götürüldügünü, kan
    izlerini takip ettiklerini ve öküzlerinin Ahmed Yesevi hz.lerinin
    tekkesine götürüldügünü anladiklarini bildirdiler. Kadi, tekkeye
    giderek öküzlerini arayabileceklerine izin Verdi. Yesevi hz.leri kalp
    gözleri ile ve yüksek feraseti ile iftiracilarin cirkin tertibini
    görmüs ve anlamisti.Iftiracilarin iceri girmelerine izin verildi.
    Iftiracilar dogruca gece biraktiklari öküsüz yanina vardilar. Tam
    amaclarina kavusmus olduklarini zannederken, Yesevi hz.lerinin kerameti
    tecelli ederek hepsi bir anda kopek olup o öküzün etine hucüm ettiler.
    Kisa zamanda yiyip bitirdiler ve böylece esas halleri belli oldu. Ahmed
    Yesevi hz. Sohbetlerinde talebelerine buyurduki: “Ey dostlar!
    Cahillerle dostluk kurmaktan sakininiz. Akilli vr uyanik kimse isen,
    dünyaya gönül baglama. Seytan seni kandirip, dünyaya meylettirirse,
    seni emri altina almis demektir. Bundan sonra felaketlerden felaketlere
    sürüklenirsin de hic haberin olmaz.“ “Himmet ve yardim kusagini
    saglamca beline sarmayan insan, dünyaya meyil ve muhabbetten
    kurtulamaz. Allah yolunda göz yaslari dökerek aglamadikca, Allahü
    Tealaya ait sirlara kavusamaz ve bu yolda ilerlemesi mümkün degildir.“
    Ahmed Yesevi hz. herkese iyilik eder, kendisinden hic kimse rahatsiz
    olacak bir hareket görmezdi. Bütün insanlarin dünya, ahiret saadeti ve
    rahatlari icin gayret ederdi. Dergahi fakir ve yoksullar, yetim ve
    öksüzler, dertliler ve caresizler icin siginak yeriydi.“ YESEVi
    TARiKATININ USULLERi Tasavvuf yolunda ahmed Yesevi hazretlerine
    baglananlarin bazi belirli hususiyetleri vardir. Yesevi yolunda bulunan
    bir müridin uymasi mecburi lazim olan belli basli edebler ve kurallar
    sunlardir: 1- Kendisinden dinini ögrendigi üstadinin, talebelerin
    hepsinden efdal oldugunu bilmek ve ona tabi olmak ve teslim olmak. Ona
    uyarak, onun huzurunda her gün cesit cesit yemekler yemek, geceler
    uyumak, ona uymaksizin kendi anlayis ve görüsüne uyarak nafile oruc
    tutmaktan farksiz, hatta daha faydalidir. Cünkü birincisinde tabiiyet
    (tabi olmak) ve teslimiyet, ikincisinde ise kendi bildigine göre
    hareket etmek vardir.2- Mürid gayet uyanik, zeki ve dikkatli olup,
    hocasinin sözlerinden, rumuzlarindan ve isaretlerinden hemen
    anlamalidir.3- Hocasinin bütün sözlerinden ve islerinden razi ve ona
    itaatkar olmalidir.4- Hocasinin hususi hizmetinde veya bildirdigi
    emrettigi bir hizmeti yaparken gayet atik, dikkatli, agirbasli olmali.
    fakat agir canli olmamalidir. Isteksizlik, gevseklik, hali, hocasinin
    rizasizligina sebep olabilir. Onun rizasizligi ise silsile yoluyla
    Peygamber efendimize, dolayisiylede Allahü Tealaya gider.5- Sözünde
    saglam, güvenilir ve vadinde sadik olmalidir. Hocasinin büyüklügü
    hususunda hicbir zaman sek ve süpheye düsmemelidir. Allah korusun, buh
    al hüsrana sebep olur.6- Ahde vefa ve Hocasina olan tabi olma, uyma ve
    teslimiyyette cok titizlik göstermelidir.7- Hocasinin ufak bir isareti
    ile bütün mal ve mülkünü onun emrettigi yere feda etmege hazir olmali,
    bunda en ufak bir tereddüt hali bulunmamalidir.8- Hocasina ait hususi
    hal ve sirlarini tutmasini bilmeli, bunlari uygun olmayan bir sekilde
    ifsa etmekten , aciklamaktan cok sakinmalidir.9- Hocasinin bütün
    hareketlerini, sözlerini ve nasihatlarini dikkatle takip etmeli, bunda
    ve bunlara uymakta kacamak ve gevseklik yapmamalidir. Bunlari yapmakta
    ihmalkat ve gevsek davranmanin zararlarini düsünmelidir.10-Allahü
    Tealaya kavusmak yolunda, kendisini vesile, vasita yaptigi hocasi icin,
    her fedakarliga hazir olmalidir. Onu sevenlere dost olmali
    ,sevmeyenlere, sevmediklerine ve istemedigi seylere meyl ve muhabbet
    etmeyi öldürücü zehir bilmelidir. Ahmed Yesevi hz. 63 yasina gelmisti.
    O cocuklugundan bu ana gelinceye kadar, Rasulullah Efendimizin sünnet-i
    seniyyesine uymakta hic gevseklik göstermedi. Rasulullah Efendimizin
    ahirete göctügü andan itibaren yeryüzünde bulunmayi kendilerine münasip
    görmediler. Bu sebeple dergahin bahcesine derin bir yer kazdirdi ve
    icini kerpic ördürdü. Nihayet hazirliklar tamamlaninca talebelerini
    dergahin avlusunda toplayip “Ey gönül dostlari, Allahü Tealanin en
    sevgili kulu olan Peygamberimiz (s.a.v) 63 yasinda bu dünyadan ayrildi.
    Bende simdi63 yasindayim. Artik su gördügünüz cilehaneye cekilecek,
    ömrümün kalan günlerini bu hücrede tamamliyacagim“ buyurdu. Ahmed
    Yesevi hz. mezar misali olan o yerde, vefat edinceye kadar, devamli
    ibadet, taat ve Allahü Tealayi düsünmekle mesgul oldu. Talebelerine
    ilim ögretmeye oradada devam etti. Kendisini vefat etmis kabre konmus
    sekilde hissederek bambaska bir hüsü, baglilik ve teslimiyetle
    ibadetlerini yapti. Burada evliyalik yolundaki makam ve dereceleri kat
    kat artti. 63 yasindan sonra ömrünün diger yarisini orada ibadetle
    gecirdi. M. 1197 (H.590) tarihinde ahiret alemine intikal etti. -Allah
    (c.c) cümlemizi feyiz ve bereketi ile nasiplendirsin- -AMIN-

      Forum Saati Paz Mayıs 19, 2024 12:29 pm