NAKSiBENDi
TARiKATI VE MUHAMMED BAHAEDDiN NAKSiBEND (k.s) Evliyanin büyüklerinden
ve müslümanlarin gözbebegi olan yüksek alimlerden Seyyid olup insanlari
Hakka davet eden, dogru yolu gösterecek saadete ulastiran, kavusturan
ve kendilerine “ silsile-i aliyye“ denilen büyük alim ve velilerin
onbesincisidir. Muhammed baba semmasi ile Emir Külal’in talebesidir.
Ismi Muhammed b. Muhammed dir. Bahaeddin ve Sah-i Naksibend gibi
lakablari vardir.Allahü Tealanin sevgisini kalplere naksettigi
(isledigi) icin kendisine Naksibend denilmistir. (H.718) M. 1318
senesinde Buhara’ya 5km uzaklikta bulunan Kasr-i Arifan da dogdu. Sah-i
Naksibend Bahaeddin Buhari hz. öyle br yildiz olarak yetisdirildiki,
irsad semasi onunla ve onun gibi yildizlarla süslendi . O, ucu bucagi
olmayan bir ilim ve irfan denizi idi. Her nerede cehalet zulmeti varsa,
onu üstün nurlari ile örttü,kapatti. Kimin gönlüne bir süphe düstüyse,
özündeki cürütülmez belgelerle onu giderdi. Ölü kalpleri diriltti.
Ruhalara kuvvet verip canlandirdi. Pek cok kerametlerin sahibi oldu.
Insanlari irsad etmeye, dogru yolu göstermeye basladiginin haberi bütün
fezayi doldurdu. Dogunun ve batinin kalbi onunla sevince boguldu.
Hükümdarlar ve sultanlar onun karsisinda edeple durdu, onu selamlamaya
geldi. Cöldeki vahsi hayvanlar bile ondan yardim istemeye gelirlerdi.
Kendisi söyle buyurmustur: “ Gencligimde Allahü Tealaya yalvarip; Ya
Rabbi! Bana yardimini ihsan et. Bu yolun agirligini cekmeye kuvvet ver.
Bu yolda ne kadar riyazet, nefsin isteklerini yapmamak ve mücahede,
nefsin istemedigi ne varsa yapayim diye dua ettim. Allahü Teala duami
Kabul buyurup, bana öyle bir kuvvet ve kudret ihsan ettiki bu yolun ne
kadar zahmet ve mesakkati varsa hepsine katlandim. Ne yapmak lazimsa
allahü Tealaya hamd olsun yaptim. Simdi ihtiyar halimde riyazetten ve
nefsimle mücadeleden kurtulmus bulunuyorum…Evliya-I kiramin ruhlarina,
teveccüh ediyor, hepsinin ruhaniyetlerinin eserini görüyordum”.
Bahaeddin Buhari Peygamber efendimizin sünnetine tam uyar, Onun yaptigi
seyleri yapaya cok gayret ederdi. Rasulullah efendimizin isedigi her
sünneti islerdi. Rasulullah efendimize uymaktaki derecesi cok yüksekti.
Badaeddin Buhari hz. Orta boylu, mübarek yüzü degirme olup, yanaklari
kirmiziya yakin idi. Iki kasinin arasi acik, gözleri ela idi. Sakalinin
beyazi siyahindan cok idi. Ne hizli, need yavas yürürdü. Konusmalari
Peygamber efendimizin konusmasi gibisi tane tane idi . konustugu
kimseye yönünü dönmüs olarak konusurdu.Kahkaha ile gülmez, tebessüm
ederdi. Her gün kendini yirmi kere ölmüs ve mezara konmus olarak
düsünürdü.Kimseyi kücük ve hakir görmez, daima güler yüzle karsilardi.
Ancak celallendigi zaman kaslarini catar bu zamanda heybetinden
karsisinda durulmaz olurdu.Semaili, görünüsü bir cok bakimdan
Rasulullah efendimize benzedigi bigi sözleri, isleri ve bütün
hareketleri sünnet-i seniyyeye uygun isi. Bahaeddin Buhari hz.ne bu
dereceye nasil ulasdiniz diye sual olununca: “Rasulallah (s.a.v) a tabi
olmakla” byurdu. Yine buyurduki: “Bizim yolumuz sohbettir. Halvette,
yalnizlikta söhret vardir. Söhretse afettir. Hayir ve bereket
cemiyette, bir araya gelmektedir. Bu da sohbet Allah (c.c) kelami ve
konusmakla olur. Fakat sünnete uymak ve riayet etmek sabir ve tahammül
ister .Bizim yolumuza girenleri biz , istersek kolayca cekme ile,
dilersek bir baska usulle terbiye ederiz. Cünkü rehber olan bir alim,
bir tabibe benzer.Hastanin hastaligini, derdini tesbit eder ve ona gore
ilac veriri.” Bahaeddin Buhari hz.leri asrinin en meshur alimi ve
mürsidi kamili idi.Tasavvufda en yüksek derecelere ulasmistir. Yillarca
insanlari hidayete, kurtulusa, dogru yola kavusturmus, nice gönüller,
kalpler onun feyziyle nurlanmistir. Kendisi söyle buyurdu: “insanlara
rehber olan, onlari irsad eden dogru yolu gösteren alimler, usta avciya
benzerler. Usta avcilar, ince maharetlerle vahsi bir canavari tuzaga
düsürüp yakalarlar, sonar avladiklari o vahsi hayvani terbiye edip,
ehillestirirler. Bunun gibi, Allahü Tealanin velileride hikmet ehli
olup güzel tedbirlerle, huylarina gore taliplere geregi gibi muamele
ederek, teslimiyet makamina ulastirirlar. Sonra sünnet-I seniyyeye tabi
olmalarini saglayarak maksada ulastirirlar.” Yasadigi zamanda ve
kendinden sonraki asirlarda Onun sebebi ile pek cok insane hidayete ,
saadete, huzura ve dogru yola kavusmustur.Naksibend hz.nin annesi söyle
anlatiyor: “Oglum Bahaeddin dört yasinda iken evimizde yavrulayacak bir
inek vardi Bahaeddin dogumuna bir müddet daha olan bu inegi göstererek:
Öyle anliyorumki, bu inek beyaz basil bir buzagi doguracak dedi. Bir
kac ay sonar inek dedigi gibi bir buzagi dogurdu.” NAKSi TARiKATININ
ESASLARI 1- Pürüssüz ehli sünnet itikadi.2- Sadik bir tevbe.3- Her
türlü hak sahipleri ile helallasmak.4- Zulmetmeme, zalime yardim ve
meyletmemek.5- Hisim akrabanin gönlünü almak, onlari memnun etmek.6-
Bütün islerde sünneti seniyyenin gerektirdigi edebi devam ettirmek.7-
Her hususta dikkatli olmak.8- Kulluk adina yapilan emellerin seriate
uygun olup olmadigini arastirip, batil ve hurafe olan seyleri ibadet
namina yapmamak ve daha evvel yapiyorsa derhal terketmek.9- Seriatin
yasak Kabul ettigi seyleri terkedip,haram olan seylerin az veya cok
oldugunu düsünmeden, azindan cogundan büyügünden kücügünden
sakinmak.10-Heva ve heves ile islam dininin cirkin sandigi her türlü
kötüseylerden fazlaca sakinmak. Naksibendi hz. (H. 791) M. 1389 da
Kasr-i Arifanda Rebiulevvel ayinin 3. pazartesi günü vefat etti. Kabri
oradadir. Allah (c.c) cümlemizi feyiz ve bereketi ile
nasiplendirsin..-AMIN-
TARiKATI VE MUHAMMED BAHAEDDiN NAKSiBEND (k.s) Evliyanin büyüklerinden
ve müslümanlarin gözbebegi olan yüksek alimlerden Seyyid olup insanlari
Hakka davet eden, dogru yolu gösterecek saadete ulastiran, kavusturan
ve kendilerine “ silsile-i aliyye“ denilen büyük alim ve velilerin
onbesincisidir. Muhammed baba semmasi ile Emir Külal’in talebesidir.
Ismi Muhammed b. Muhammed dir. Bahaeddin ve Sah-i Naksibend gibi
lakablari vardir.Allahü Tealanin sevgisini kalplere naksettigi
(isledigi) icin kendisine Naksibend denilmistir. (H.718) M. 1318
senesinde Buhara’ya 5km uzaklikta bulunan Kasr-i Arifan da dogdu. Sah-i
Naksibend Bahaeddin Buhari hz. öyle br yildiz olarak yetisdirildiki,
irsad semasi onunla ve onun gibi yildizlarla süslendi . O, ucu bucagi
olmayan bir ilim ve irfan denizi idi. Her nerede cehalet zulmeti varsa,
onu üstün nurlari ile örttü,kapatti. Kimin gönlüne bir süphe düstüyse,
özündeki cürütülmez belgelerle onu giderdi. Ölü kalpleri diriltti.
Ruhalara kuvvet verip canlandirdi. Pek cok kerametlerin sahibi oldu.
Insanlari irsad etmeye, dogru yolu göstermeye basladiginin haberi bütün
fezayi doldurdu. Dogunun ve batinin kalbi onunla sevince boguldu.
Hükümdarlar ve sultanlar onun karsisinda edeple durdu, onu selamlamaya
geldi. Cöldeki vahsi hayvanlar bile ondan yardim istemeye gelirlerdi.
Kendisi söyle buyurmustur: “ Gencligimde Allahü Tealaya yalvarip; Ya
Rabbi! Bana yardimini ihsan et. Bu yolun agirligini cekmeye kuvvet ver.
Bu yolda ne kadar riyazet, nefsin isteklerini yapmamak ve mücahede,
nefsin istemedigi ne varsa yapayim diye dua ettim. Allahü Teala duami
Kabul buyurup, bana öyle bir kuvvet ve kudret ihsan ettiki bu yolun ne
kadar zahmet ve mesakkati varsa hepsine katlandim. Ne yapmak lazimsa
allahü Tealaya hamd olsun yaptim. Simdi ihtiyar halimde riyazetten ve
nefsimle mücadeleden kurtulmus bulunuyorum…Evliya-I kiramin ruhlarina,
teveccüh ediyor, hepsinin ruhaniyetlerinin eserini görüyordum”.
Bahaeddin Buhari Peygamber efendimizin sünnetine tam uyar, Onun yaptigi
seyleri yapaya cok gayret ederdi. Rasulullah efendimizin isedigi her
sünneti islerdi. Rasulullah efendimize uymaktaki derecesi cok yüksekti.
Badaeddin Buhari hz. Orta boylu, mübarek yüzü degirme olup, yanaklari
kirmiziya yakin idi. Iki kasinin arasi acik, gözleri ela idi. Sakalinin
beyazi siyahindan cok idi. Ne hizli, need yavas yürürdü. Konusmalari
Peygamber efendimizin konusmasi gibisi tane tane idi . konustugu
kimseye yönünü dönmüs olarak konusurdu.Kahkaha ile gülmez, tebessüm
ederdi. Her gün kendini yirmi kere ölmüs ve mezara konmus olarak
düsünürdü.Kimseyi kücük ve hakir görmez, daima güler yüzle karsilardi.
Ancak celallendigi zaman kaslarini catar bu zamanda heybetinden
karsisinda durulmaz olurdu.Semaili, görünüsü bir cok bakimdan
Rasulullah efendimize benzedigi bigi sözleri, isleri ve bütün
hareketleri sünnet-i seniyyeye uygun isi. Bahaeddin Buhari hz.ne bu
dereceye nasil ulasdiniz diye sual olununca: “Rasulallah (s.a.v) a tabi
olmakla” byurdu. Yine buyurduki: “Bizim yolumuz sohbettir. Halvette,
yalnizlikta söhret vardir. Söhretse afettir. Hayir ve bereket
cemiyette, bir araya gelmektedir. Bu da sohbet Allah (c.c) kelami ve
konusmakla olur. Fakat sünnete uymak ve riayet etmek sabir ve tahammül
ister .Bizim yolumuza girenleri biz , istersek kolayca cekme ile,
dilersek bir baska usulle terbiye ederiz. Cünkü rehber olan bir alim,
bir tabibe benzer.Hastanin hastaligini, derdini tesbit eder ve ona gore
ilac veriri.” Bahaeddin Buhari hz.leri asrinin en meshur alimi ve
mürsidi kamili idi.Tasavvufda en yüksek derecelere ulasmistir. Yillarca
insanlari hidayete, kurtulusa, dogru yola kavusturmus, nice gönüller,
kalpler onun feyziyle nurlanmistir. Kendisi söyle buyurdu: “insanlara
rehber olan, onlari irsad eden dogru yolu gösteren alimler, usta avciya
benzerler. Usta avcilar, ince maharetlerle vahsi bir canavari tuzaga
düsürüp yakalarlar, sonar avladiklari o vahsi hayvani terbiye edip,
ehillestirirler. Bunun gibi, Allahü Tealanin velileride hikmet ehli
olup güzel tedbirlerle, huylarina gore taliplere geregi gibi muamele
ederek, teslimiyet makamina ulastirirlar. Sonra sünnet-I seniyyeye tabi
olmalarini saglayarak maksada ulastirirlar.” Yasadigi zamanda ve
kendinden sonraki asirlarda Onun sebebi ile pek cok insane hidayete ,
saadete, huzura ve dogru yola kavusmustur.Naksibend hz.nin annesi söyle
anlatiyor: “Oglum Bahaeddin dört yasinda iken evimizde yavrulayacak bir
inek vardi Bahaeddin dogumuna bir müddet daha olan bu inegi göstererek:
Öyle anliyorumki, bu inek beyaz basil bir buzagi doguracak dedi. Bir
kac ay sonar inek dedigi gibi bir buzagi dogurdu.” NAKSi TARiKATININ
ESASLARI 1- Pürüssüz ehli sünnet itikadi.2- Sadik bir tevbe.3- Her
türlü hak sahipleri ile helallasmak.4- Zulmetmeme, zalime yardim ve
meyletmemek.5- Hisim akrabanin gönlünü almak, onlari memnun etmek.6-
Bütün islerde sünneti seniyyenin gerektirdigi edebi devam ettirmek.7-
Her hususta dikkatli olmak.8- Kulluk adina yapilan emellerin seriate
uygun olup olmadigini arastirip, batil ve hurafe olan seyleri ibadet
namina yapmamak ve daha evvel yapiyorsa derhal terketmek.9- Seriatin
yasak Kabul ettigi seyleri terkedip,haram olan seylerin az veya cok
oldugunu düsünmeden, azindan cogundan büyügünden kücügünden
sakinmak.10-Heva ve heves ile islam dininin cirkin sandigi her türlü
kötüseylerden fazlaca sakinmak. Naksibendi hz. (H. 791) M. 1389 da
Kasr-i Arifanda Rebiulevvel ayinin 3. pazartesi günü vefat etti. Kabri
oradadir. Allah (c.c) cümlemizi feyiz ve bereketi ile
nasiplendirsin..-AMIN-