Ateş Lazım Oldu
Abbasi'lerin ünlü
halifesi Harun Reşid zamanında yaşamış olan Behlül Dana (VIII. yüzyıl)
dönemin evliyasındandı. Zaman zaman aklından zoru olan kimselere has
tavırlar takınır, herkes de bundan dolayı kendisini deli sanırdı. Ama
bunu maksatlı yapardı. Behlül Dana hazretleri daima Harun Rediş'in
yakınında bulunur, çeşitli sebepler hasıl ederek onu uyarırdı. Bir gün
Behlül Dana hazretleri, üstü başı toz toprak içinde uzun bir yolculukan
gelmiş olmanın belirtileri ile Harun Reşid'in huzuruna çıktı. Harun
Reşid sordu:
- Be ne hal Behlül, nereden geliyorsun?
- Cehennemden geliyorum ey hükümdar.
- Ne işin vardı cehennemde?
- Ateş lazım oldu da ateş almaya gittim.
- Peki, getirdin mi bari?
-
Hayır efendim getiremedim. Cehennemin bekçileriyle görüştüm, onlar
"Sanıldığı gibi burada ateş bulunmaz, ateşi herkes dünyadan kendisi
getirir" dediler.
Abbasi'lerin ünlü
halifesi Harun Reşid zamanında yaşamış olan Behlül Dana (VIII. yüzyıl)
dönemin evliyasındandı. Zaman zaman aklından zoru olan kimselere has
tavırlar takınır, herkes de bundan dolayı kendisini deli sanırdı. Ama
bunu maksatlı yapardı. Behlül Dana hazretleri daima Harun Rediş'in
yakınında bulunur, çeşitli sebepler hasıl ederek onu uyarırdı. Bir gün
Behlül Dana hazretleri, üstü başı toz toprak içinde uzun bir yolculukan
gelmiş olmanın belirtileri ile Harun Reşid'in huzuruna çıktı. Harun
Reşid sordu:
- Be ne hal Behlül, nereden geliyorsun?
- Cehennemden geliyorum ey hükümdar.
- Ne işin vardı cehennemde?
- Ateş lazım oldu da ateş almaya gittim.
- Peki, getirdin mi bari?
-
Hayır efendim getiremedim. Cehennemin bekçileriyle görüştüm, onlar
"Sanıldığı gibi burada ateş bulunmaz, ateşi herkes dünyadan kendisi
getirir" dediler.